Kadir Gecesi

Ḥamd Allâh’adır. O’na ḥamdeder, O’ndan yardım ve bizleri hidayette sabit kılmasını dileriz. O’na şükreder, O’ndan af diler ve O’na tövbe ederiz. Nefislerimizin şerlerinden ve amellerimizin kötülüklerinden Allâh’a sığınırız. Allâh’ın hidayete erdirdiğini kimse saptıramaz ve Allâh’ın saptırdığını da kimse hidayete erdiremez. Şehadet ederim ki Allâh’tan başka İlâh yoktur. O; tektir, ortağı yoktur. O’nun benzeri yoktur. O’nun mekânı yoktur. O’ndan başka Yaratıcı yoktur. Yine şehadet ederim ki Efendimiz, sevgilimiz, yücemiz, rehberimiz ve gözümüzün nûru Muḥammedﷺ O’nun Rasûlü ve en sevgili kuludur. O ﷺ, risaleti tebliğ etmiş, emaneti yerine getirmiş ve ümmete nasihatta bulunmuştur. Allâh, onu diğer Peygamberleri mükâfatlandırdığı şeylerden daha fazlası ile mükâfatlandırsın. Allâh’ın salât ve selâmı Efendimiz Muḥammed’e ve diğer Peygamberlere olsun.

Mü’min kardeşlerim! Sizlere ve kendime her şeye kâdir olan yüce Allâh’a karşı takvalı olmayı tavsiye ederim.

Allâh-u Teâlâ şöyle buyuruyor:

﴿إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةِ الْقَدْرِ (1) وَمَا أَدْرَاكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِ (2) لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ أَلْفِ شَهْرٍ (3) تَنَزَّلُ الْمَلائِكَةُ وَالرُّوحُ فِيهَا بِإِذْنِ رَبِّهِم مِن كُلِّ أَمْرٍ (4) سَلامٌ هِيَ حَتَّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ (5)﴾

Manası: Şüphesiz, Kur’ân Kadir gecesinde birinci semaya indirilmiştir. Bilir misin nedir Kadir gecesi!? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Cebrâîl (aleyhisselâm) ile birlikte çok sayıda melek o gecede Allâh’ın izni, (yani emri) ile gelecek sene için Allâh’ın ezelde takdir ettiği şeyler ile inerler. O gece, fecrin doğuşuna kadar selâmettir.

Mübarek Ramadân ayının faziletli ve bereketli olan son on gününe ulaştık. Kalan günlerini saymaktayız. Allâh Rasûlü Ramadân ayının son on gününü camide bulunur ve gecelerini namaz kılmayla geçirirdi. Allâh, Ramadân ayına başka aylara vermediǧi özellikler vermiştir. Ramadân ayında Rasûlullâh’a Kur’ân-ı Kerîm indirilmiştir ve yine Ramadân ayında sahih olan İncîl Meyrem oǧlu Îsâ peygambere indirilmiştir ve sahih Tevrât ise yine bir Ramadân ayında İmrân oǧlu Mûsâ peygambere indirilmiştir (salât ve selâm onların üzerine olsun). İmâm Aḥmed, Vêṡileh Bin El-Eskadan Rasûlullâh’ın şöyle dediǧini rivayet etmiştir:

أُنْزِلَتِ التَّورَاةُ لِسِتٍّ مَضَيْنَ مِنْ رَمَضَانَ وَأُنْزِلَ الإِنْجِيلُ لِثَلاثَ عَشْرَةَ خَلَتْ مِنْ رَمَضَانَ وَأُنزِلَ الفُرقانُ لأربعٍ وَعِشْرِينَ خَلَتْ مِنْ رَمَضانَ اﻫ

Manası: Tevrât Ramadân’ın altıncı gecesinde indirildi. İncîl Ramadân’ın onüçüncü gecesinde indirildi ve Kur’ân Ramadân’ın yirmidördüncü gecesinde indirildi.

Ramadân ayında öyle bir gece vardır ki o gece 1000 aydan daha hayırlıdır. O gece yapılan taatler, o gecenin bulunmadıǧı bin ayda yapılan taatlerden daha hayırlıdır. Kadir gecesinde Cebrâîl’e (aleyhisselâm) Kur’ân-ı Kerîm’in tamamını Levh-i Mahfûz’dan alıp birinci semada bulunan Beytul-İzze denilen makama indirmesi emredildi. Daha sonrasında Âyet-i Kerîme’ler Rasûlullâh’a farklı aralıklarla indirilmiştir. Lakin Cebrâîl’in, Kur’ân-ı Kerîm’i Levhi-i Mahfûz’dan alıp Beytul-Izze’ye indirdiǧi o gece, Kadir gecesi olup Ramadân ayının 24’üncü gecesiydi. Kur’ân-ı Kerîm 23 sene içerisinde Rasûlullâh’a (salât ve selâm üzerine olsun) indirilmiştir. Allâh Rasûlü, ashabına mushaf’taki sıralamayı ve tilaveti öǧretmiştir. Böylece ellerimizde taşıdıǧımız mushaflarda ilk sure El-Fâtiḥah suresidir, akabinde El-Bakarah suresi vardır ve son suresi ise En-Nâs suresidir. Kur’ân-ı Kerîm mübarek bir gecede indirilmiştir. Allâh-u Teâlâ şöyle buyuruyor:

﴿إِنَّا أَنْزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةٍ مُبَارَكَةٍ إِنَّا كُنَّا مُنْذِرِينَ

Ed-Duhân suresi, 3. ayet

Manası: Şüphesiz, Kur’ân mübârek bir gecede birinci semaya indirilmiştir.

O geceden kasıt Kadir gecesidir yoksa Şaban ayının 15inci gecesi deǧil. Kadir gecesi hakkında Allâh-u TeâKur’ân’da şöyle buyuruyor:

﴿فِيهَا يُفْرَقُ كُلُّ أَمْرٍ حَكِيمٍ

Ed-Duhân suresi, 4. ayet

Manası: O gecede melekler Levh-i Mahfûz’dan bir sene içinde olacak olan mukadderatı defterlerine yazarlar.

Yani Kadir gecesinde Allâh-u Teâlâ, meleklerine gelecek sene olacak ölüm ve doǧum ve kullarından hangilerine hastalık, fakirlik ve başka belalar verileceǧi ve hangilerine sıhhat ve zenginlik nimetlerinin verileceǧi gibi bazı şeyleri bildirmektedir.

Allâh-u Teâlâ şöyle buyuruyor:

﴿إِنَّا أَنْزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةِ الْقَدْرِ (1) وَمَا أَدْرَاكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِ (2)

Manası: Şüphesiz, Kur’ân Kadir gecesinde birinci semaya indirilmiştir. Bilir misin nedir Kadir gecesi!?

Kadir gecesi şanı büyük ve ancak Ramadân ayında olan bir gecedir. O gecenin her sene Ramadân ayının 27’inci gecesi olma kaydı yoktur. Vêṡileh Bin El-Eskadan rivayet edilen hadis ise buna delildir. Allâh Rasûlü, o hadiste Kur’ân-ı Kerîm’in Ramadân ayının 24üncü gecesinde indirildiǧini bildirmektedir.

Kadir gecesi, Ramadân ayı gecelerinden herhangi birine denk gelebilir. Ancak Ramadân ayı dışına çıkmaz ve çoğunlukla bu gece mübarek Ramadân ayının son on gecesinde görülür.

﴿ليلةُ القدرِ خيرٌ مِنْ أَلْفِ شَهر

Manası: Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır.

Her kim Kadir gecesini gerektiǧi gibi geçirmek istiyorsa, o geceyi Allâh’ı zikretmek, Allâh’a istiǧfâr etmek, nafile namazlar kılmak, Kur’ân-ı Kerîm’den okumak gibi taatlerle geçirsin. Kaçırdıǧı ve kazaya kalan namazları olan kişi, Kadir gecesini sünnet namazlar kılmak yerine o namazları kaza etmekle geçirsin. Alimler şöyle buyurmuşlardır: “Kim farzlarla meşgul olduǧundan dolayı nafile yapmazsa, özürlüdür. Lakin nafile ile meşgul olup farzlarını aksatan, kendini aldatır.”

Ey mü’min kardeşlerim; peki Kadir gecesini gören hangi duayı söylesin? Hepbirlikte, hayrı öǧreten Rasûlullâh’ın sözünü dinleyelim (salât ve selâm onun üzerine olsun). Validemiz Ayşe (radiyallâhu anhâ), Kadir gecesini göreceǧi takdirde nasıl dua etsin diye sormuştur Rasûlullâh’a. İmâm Ibni Mâceh, İmâm Aḥmed ve başkalarının rivayet ettiklerine göre, Allâh Rasûlünün ona cevabı şu şekilde olmuştur:

قولِي اللّهمَّ إنَّكَ عَفُوٌّ تُحِبُّ العَفْوَ فَاعْفُ عَنِّي اﻫ

Manası: De ki: “Ey Allâh’ım, muhakkak ki Sen affedicisin ve affetmeyi seversin, beni affet.”

Peki ya kişi uyanıkken Kadir gecesini gördüǧünü nasıl anlar? Güneş, ay ve elektrik ışığına benzemeyen bir nuru veya ağaçların Allâh’a secde ettiklerini görmek, Kadir gecesini görmenin alemetlerindendir. Melekleri görmek ve onların seslerini işitmek de buna alamettir. Allâh, bana da sizlere de Kadir gecesini görmemizi ve onda dua etmemizi nasip etsin. O yüce gecenin sabahında güneşin doğmasının diğer günlerdekinden farklı olduğunu ve ışıǧının hoş olduǧunu görmek de, o gecenin Kadir gecesi olmuş olmasına bir alamettir. Bazı insanlar Kadir gecesini rüyalarında görmüşlerdir. Lakin kişinin, o geceyi ayık halinde görmesi daha kâmil ve daha güçlüdür. Ancak rüyada görmek de hayırlıdır. Kime Allâh o geceyi görmeyi nasip ederse, Allâh’a Müslümanlardan kederlerini gidermesi, belalarını ve zorlukları kaldırması ve Müslümanların aralarındaki bozuklukları yok etmesi için dua etsin. Ey mü’min kardeşlerim; biliniz ki mü’mine yakışan, Ramadân’ın gecelerini taatlerle geçirmektir ki Kadir gecesini ayık halinde de rüyada da görmese bile o geceyi hayırlarla geçirmiş olsun. Kıyamet gününe hazırlanmayı arttırın. Hesap günü hesaba çekilmeden kendi kendinizi hesaba çekin. Kabre gireceǧiniz güne hazırlanın. Kabre her birimiz gireceǧiz çünkü kabir her bir insanın gireceǧi bir kapıdır. Ve ölüm meleǧi çocuktan izin istemediǧi gibi yetişkinden de izin istemez. Ölüm meleǧi can çekişen hastanın da, yaşı çok ilerlemiş ihtiyarın da canını almasını bildiǧi gibi kuvvetli ve saǧlıklı olanın canını almasını da bilir. Öyleyse ahiretine hazırlan. Bu hazırlık ise, ölmeden önce taatlerde bulunmak ve tövbe etmekle olur.

Sizler ve kendim için Allâh’a istiğfar ederim.

İkinci Hutbe

Ḥamd Allâh’adır. O’na ḥamdeder, O’ndan yardım ve bizleri hidayette sabit kılmasını dileriz. O’na şükreder, O’ndan af diler ve O’na tövbe ederiz. Nefislerimizin şerlerinden ve amellerimizin kötülüklerinden Allâh’a sığınırız. Allâh’ın hidayete erdirdiğini kimse saptıramaz ve Allâh’ın saptırdığını da kimse hidayete erdiremez. Allâh’ın salât ve selâmı Efendimiz Muḥammed’eﷺ ve diğer Peygamberlere olsun. Allâh mü’minlerin vâlidelerinden, Âl’den ve raşit halifeler Ebû Bekir, Ömer, Osman ve Ali, rehber imamları Ebû Ḥanîfe, Mâlik, eş-Şafiî ve Aḥmed ve sâlih evliyalardan razı olsun.

Sizlere ve kendime her şeye kâdir olan yüce Allâh’a karşı takvalı olmayı tavsiye ederim.

Müslüman kardeşlerim! Şunu da bilin ki, Allâh sizlere büyük bir husus olan O’nun Peygamberine ﷺ salât ve selâm getirmeyi emretmiştir.

Allâh’ım! Efendimiz İbrâhîm’in ve İbrâhîm’in Âl’inin mertebelerini yücelttiğin gibi Peygamber Efendimiz Muḥammed’in ve Muḥammed’in Âl’inin mertebelerini yücelt. Şüphesiz Sen kâmil Kudret ve Rahmet ile vasıflanansın ve övülmeye layıksın.

Allâh’ım! Efendimiz İbrâhîm’e ve İbrâhîm’in Âl’ine bereket verdiğin gibi Peygamber Efendimiz Muḥammed’e ve Muḥammed’in Âl’ine bereket ver. Şüphesiz Sen kâmil Kudret ve Rahmet ile vasıflanansın ve övülmeye layıksın.

Allâh-u Teâlâ şöyle buyurmuştur:

﴿يا أَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُـوا رَبَّكُـمْ إِنَّ زَلْزَلَةَ السَّاعَةِ شَىْءٌ عَظِيمٌ (1)يَوْمَ تَرَوْنَها تَذْهَلُ كُلُّ مُرْضِعَةٍ عَمَّا أَرْضَعَتْ وَتَضَعُ كُلُّ ذَاتِ حَمْلٍ حَمْلَهَا وتَرَى النَّاسَ سُكارَى وَمَا هُمْ بِسُكَارَى وَلكنَّ عَذَابَ اللهِ شَدِيدٌ(2)

El-Ḥacc suresi, 1. ve 2. ayetleri

Manası: Ey insanlar! Rabbinize karşı takva sahibi olun! Çünkü kıyamet sarsıntısı çok büyük bir şeydir. Onu gördüğünüz gün, eğer emzikli bir kadın olsaydı emzirdiği çocuğu unuturdu ve eğer gebe bir kadın olsaydı çocuğunu düşürürdü. İnsanları adeta sarhoş bir halde görürsün. Oysa onlar sarhoş değillerdir; fakat Allâh’ın azabı çok şiddetlidir!

Dua:

Allâh’ım Senden dilekte bulunuyoruz dualarımızı kabul eyle. Allâh’ım günahlarımızı ve hatalarımızı bağışla. Allâh’ım! Bize dünyada iyilik ve güzellik, ahirette de iyilik ve güzellik ver. Bizi cehennem azabından koru. Allâh’ım kusurlarımızı, ayıplarımızı setreyle. Âmîn.

Kâmet getir!