Ḥamd Allâh’adır. O’na ḥamdeder, O’ndan yardım ve bizleri hidayette sabit kılmasını dileriz. O’na şükreder, O’ndan af diler ve O’na tövbe ederiz. Nefislerimizin şerlerinden ve amellerimizin kötülüklerinden Allâh’a sığınırız. Allâh’ın hidayete erdirdiğini kimse saptıramaz ve Allâh’ın saptırdığını da kimse hidayete erdiremez. Şehadet ederim ki Allâh’tan başka İlâh yoktur. O; tektir, ortağı yoktur. O’nun zıddı ve dengi yoktur. O’nun benzeri yoktur. O’nun mekânı yoktur. O’ndan başka Yaratıcı yoktur. Yine şehadet ederim ki efendimiz, sevgilimiz, yücemiz, rehberimiz ve gözümüzün nuru Muḥammed ﷺ O’nun Rasûlü ve en sevgili kuludur. O ﷺ, risaleti tebliğ etmiş, emaneti yerine getirmiş ve ümmete nasihatta bulunmuştur. Allâh, onu diğer peygamberleri mükâfatlandırdığı şeylerden daha fazlası ile mükâfatlandırsın. Allâh’ın salât ve selâmı efendimiz Muḥammed’e ve diğer peygamberlere olsun.
Ey Allâh’ın kulları, sizlere ve kendime her şeye kâdir olan yüce Allâh’a karşı takvalı olmayı ve Allâh Rasûlü’nün yolundan gitmeyi tavsiye ederim.
Allâh-u Teâlâ yüce kitabında şöyle buyuruyor:
﴿ٱللَّهُ لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ وَعَلَى ٱللَّهِ فَليَتَوَكَّلِ ٱلمُؤمِنُونَ ١٣﴾
Manası: Allâh’tan başka İlâh yoktur. Mü’minler Allâh’a tevekkül etsinler. (Et-Teğâbun suresi, 13. ayet)
Mü’min kardeşlerim; Allâh’a tevekkül etmek, yani Allâh’a güvenmek, kalbin farzlarındandır. O hâlde Allâh’a güvenmek kullara farzdır, çünkü O yararı ve zararı ve varlığa giren diğer şeylerin Yaratıcısıdır. Allâh’tan başka gerçek anlamda yararı ve zararı veren yoktur. İşte eğer kul buna inanıp kalbini buna alıştırırsa rızık ile ilgili hususlarda ve zararlı olan şeylerden güvende olmakta itimadı Allâh’a olur.
Tevekkül, kalbin Allâh’a güvenmesidir. Cüneyt Bağdadî radiyallâhu anhu şöyle demiştir: ”Tevekkül, gerçek güveni Allâh’tan başkası için duymamaktır.”
Continue reading Allâh’a Tevekkül Etmek, Kâhincilik ve Arrâfcılıktan Uyarı