Category Archives: Cuma Hutbeleri

NEBİYY VE RASULLER

Ḥamd Allâh’adır. O’na ḥamdeder, O’ndan yardım ve bizleri hidayette sabit kılmasını dileriz. O’na şükreder, O’ndan af diler ve O’na tövbe ederiz. Nefislerimizin şerlerinden ve amellerimizin kötülüklerinden Allâh’a sığınırız. Allâh’ın hidayete erdirdiğini kimse saptıramaz ve Allâh’ın saptırdığını da kimse hidayete erdiremez. Şehadet ederim ki Allâh’tan başka İlâh yoktur. O; tektir, ortağı yoktur. O’nun zıddı ve dengi yoktur. O’nun benzeri yoktur. O’nun mekânı yoktur. O’ndan başka Yaratıcı yoktur. Yine şehadet ederim ki Efendimiz, sevgilimiz, yücemiz, rehberimiz ve gözümüzün nûru Muḥammed ﷺ  O’nun Rasûlü ve en sevgili kuludur. O ﷺ, risaleti tebliğ etmiş, emaneti yerine getirmiş ve ümmete nasihatta bulunmuştur. Allâh, onu diğer peygamberleri mükâfatlandırdığı şeylerden daha fazlası ile mükâfatlandırsın. Allâh’ın salât ve selâmı Efendimiz Muḥammed’e ve diğer peygamberlere olsun.

Mü’min kardeşlerim! Sizlere ve kendime her şeye kâdir olan yüce Allâh’a karşı takvalı olmayı tavsiye ederim.

Allâh-u Teâlâ yüce Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle buyuruyor:

﴿وَإِن تَعُدُّواْ نِعۡمَةَ ٱللَّهِ لَا تُحۡصُوهَآۗ إِنَّ ٱللَّهَ لَغَفُور رَّحِيم ١٨﴾

En-Neḥl suresi, 18

Manası: Halbuki Allah’ın nimetlerini teker teker saymaya kalkışsanız, onları sayamazsınız. Muhakkak ki Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir.

Muhakkak ki, Allâh insana sayamayacağımız birçok nimet vermiştir. İnsanı en güzel surette, düzgün ve dengeli bir şekilde takdir edip yaratmıştır.. Allâh, insanlara akıl vermiştir ki yaratıcısını bilsin. Ve kendisini ve bütün yaratıkları yoktan var eden Yaratıcının şeriki (ortağı), başlangıcı ve sonu olmadığını bilebilsin. İnsan aklı ile O’nun hayat, kudret, irade, işitme, görme, kelâm sıfatı ile vasıflandığını ve hiçbir şeye benzemediğini bilebilir. Insana akıl verilmiştir ki, Allâh’ın emirlerini öğrensin, O’na ibadet etsin ve Allâh’ın verdiği nimetlerin değerini bilip O’na şükretsin. İnsan zevkleri aldatıcı ve belaların bol olduğu bu dünyada hayatını sürmektedir. Ayrıca, Allâh-u Teâlâ insana şeytanı öyle bir yük olarak vermiştir ki, o şeytanın hedefi insanı hak yoldan (dinden) saptırıp ayartmaya çalışmasıdır. Hileleriyle zengini de fakiri de ayartmaya çalışır. Kalbine şüphe ve yasak olan şehvetler sokmaya çalışır, ta ki kalbine öldürücü hastalıklar işleyene kadar. Şeytan bununla insanın onu yoktan var eden Rabbine itiraz etmesini amaçlar.

Continue reading NEBİYY VE RASULLER

KULLARIN VE AMELLERİN YARATICISI ALLÂH’DIR

Ḥamd Allâh’adır. O’na ḥamdeder, O’ndan yardım ve bizleri hidayette sabit kılmasını dileriz. O’na şükreder, O’ndan af diler ve O’na tövbe ederiz. Allâh’ın salât ve selâmı Efendimiz Muḥammed’e ve diğer Peygamberlere olsun. Ey Allâh’ın kulları, sizlere ve kendime her şeye kâdir olan yüce Allâh’a karşı takvalı olmayı ve Rasûlü’nün yolundan gitmeyi tavsiye ederim. Allâh-u Teâlâ Rad suresinin 16. ayetinde şöyle buyuruyor:

﴿أَمۡ جَعَلُواْ لِلَّهِ شُرَكَآءَ خَلَقُواْ كَخَلۡقِهِۦ فَتَشَٰبَهَ ٱلۡخَلۡقُ عَلَيۡهِمۡۚ قُلِ ٱللَّهُ خَٰلِقُ كُلِّ شَيۡء وَهُوَ ٱلۡوَٰحِدُ ٱلۡقَهَّٰرُ ١٦﴾

Manası: Yoksa Allâh’a onun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da, bu yaratma, kendilerince birbirine benzer mi göründü. De ki (ey Muḥammed): Allâh her şeyi yaratandır. O El-Vâḥid ve El-Kahhâr‘dır.

Mümin kardeşlerim, bu ayet-i kerîmede Allâh, Rasûlü’ne ﷺ Allâh’a tapmak yerine putlara tapan müşrikleri reddetmesini ve onlara her şeyin yaratıcısının Allâh olduğunu; Allâh’ın eşi, ortağı ve benzeri olmadığını; Allâh’ın her şeye kâdir olduğunu ve her şeyin O’nun kudreti altında olduğunu beyan etmesini emrediyor.

Sevgili kardeşlerim, Allâh’ın bizlerin yaratıcısı olduğuna, yani bizleri yoktan var ettiğine ve amellerimizi yarattığına, yani amellerimizi yoktan var ettiğine inanmak İslâm akidesinin temel esaslarındandır. Rivayet olunduğuna göre sofilerin İmamı Cüneyd el-Bağdadi bir keresinde kendisine tevhid hakkında sorulduğunda, ister cisim olsun ister amel olsun her şeyin yaratıcısının Allâh-u Teâlâ olduğunu, O’ndan başka yaratıcının olmadığını söylemiştir. Mümin kardeşlerim, ister büyük ister küçük olsun eni, boyu ve derinliği olan her şey, cisimdir. Amellerden kastolunan ise ister hayır ister şer olsun kulların amelleridir. İster cisim olsun ister kulun ameli olsun varlığa giren her şey Allâh-u Subḥânehû ve Teâlâ’nın yaratmasıyladır. Allâh-u Teâlâ Es-Sâffât suresinin 96. ayet-i kerîmesinde şöyle buyuruyor:

﴿وَٱللَّهُ خَلَقَكُمۡ وَمَا تَعۡمَلُونَ ٩٦﴾

Manası: Allâh, sizlerin ve amellerinizin yaratıcısıdır.

Continue reading KULLARIN VE AMELLERİN YARATICISI ALLÂH’DIR

Küfrün Kısımları

Hamd Allâh’adır. O’na hamdeder, O’ndan yardım ve bizleri hidayette sabit kılmasını dileriz. O’na şükreder, O’ndan af diler ve O’na tövbe ederiz. Nefislerimizin şerlerinden ve amellerimizin kötülüklerinden Allâh’a sığınırız. Allâh’ın hidayete erdirdiğini kimse saptıramaz ve Allâh’ın saptırdığını da kimse hidayete erdiremez. Şehadet ederim ki Allâh’tan başka İlâh yoktur. O; tektir, ortağı yoktur. O’nun benzeri yoktur. O’nun zıddı ve dengi yoktur. O’nun zevcesi ve oğlu yoktur. Yâ Rabbi, bu dünyada bizlere hayırlı amellerde bulunmayı ve bizleri ahirette kurtuluşa erenlerden olmayı nasip eyle ve bizleri cehennem azabından koru. Yâ Rabbi, bizi hidayet erdirdikten sonra kalplerimizi saptırma ve bize rahmet eyle! Yâ Rabbi, Sen, işledikleri hayırlı amellerden dolayı Müslümanları rahmetiyle mükafatlandıransın. Sen hiç kimseye ve hiçbir şeye muhtaç değilsin. Ey Allâh’ım, bizi Efendimiz Muhammed’in ﷺ dininde sebat ettir, bizi Efendimiz Muhammed’in ﷺ şeriatinde sebat ettir ve bizi Efendimiz Muhammed’in ﷺ yolunda sebat ettir. Yine şehadet ederim ki efendimiz, sevgilimiz, yücemiz, rehberimiz ve gözümüzün nûru Muhammed O’nun kulu, rasûlü ve sevgilisidir. O ﷺ, risaleti tebliğ etmiş, emaneti yerine getirmiş ve ümmete nasihatta bulunmuştur. Allâh, onu diğer peygamberleri mükafatlandırdığı şeylerden daha fazlası ile mükafatlandırsın. Allâh’ın salât ve selâmı Efendimiz Muhammed’e ve diğer peygamberlere olsun.

Ey Allâh’ın kulları, sizlere ve kendime her şeye kadîr yüce Allâh’a karşı takvalı olmayı tavsiye ederim. Allâhu Teâlâ şöyle buyuruyor:

﴿يَا أَيُّها الذِينَ ءَامَنُوا اتَّقُوا اللهَ وَقُولُوا قَولا سَدِيدًا يُصْلِحْ لَكُمْ أَعْمَالَكُمْ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَمَنْ يُطِعِ اللهَ ورسولَهُ فَقَدْ فَازَ فَوزًا عَظِيمًا﴾

El-Ahzâb Sûresi / 70. Ve 71. Âyetler

Manası: Ey imân edenler! Allâh’a karşı takvalı olun ve doğru söz söyleyin ki, Allâh sizin işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allâh’a ve Resûlüne itaat ederse, muhakkak büyük bir kurtuluşa ermiş olur.

İslâm dinine tabi olmak ne güzeldir! İslâm, Allâh’ın kulları için razı olduğu dindir. Allâhu Teâlâ bizlere bu dine ittiba etmeyi ve bu dinde sebat etmeyi emretmiştir. O halde ey Mü’min kardeşlerim, bu yüce dine sımsıkı sarılın, ölene kadar bu dinde sebat edin ve böylece kurtulanlardan olun. Bir hadis-i kutside bildirileni benimle birlikte dinleyin. Rasûlullâh ﷺ söyle buyurmuştur:

“قَالَ اللهُ تعالَى يَا عِبادِي إِنَّمَا هِيَ أَعْمَالُكُمْ أُحْصِيهَا لَكُمْ ثُمَّ أُوفيكُمْ إِيَّاهَا فَمَنْ وَجَدَ خَيرًا فَلْيَحْمَدِ اللهَ وَمَنْ وَجَدَ غَيرَ ذلكَ فَلا يَلُومَنَّ إِلا نَفْسَهُ”

İmam Muslim rivayet etmiştir.

Continue reading Küfrün Kısımları

Alkol ve Uyuşturucunun Zararları

Ḥamd Allâh’adır. O’na ḥamdeder, O’ndan yardım ve bizleri hidayette sabit kılmasını dileriz. O’na şükreder, O’ndan af diler ve O’na tövbe ederiz. Nefislerimizin şerlerinden ve amellerimizin kötülüklerinden Allâh’a sığınırız. Allâh’ın hidayete erdirdiğini kimse saptıramaz ve Allâh’ın saptırdığını da kimse hidayete erdiremez. Şehadet ederim ki Allâh’tan başka İlâh yoktur. O; tektir, ortağı yoktur. O’nun zıddı ve dengi yoktur. O’nun benzeri yoktur. O’nun mekânı yoktur. O’ndan başka Yaratıcı yoktur. Yine şehadet ederim ki efendimiz, sevgilimiz, yücemiz, rehberimiz ve gözümüzün nûru Muḥammed ﷺ  O’nun rasûlü ve en sevgili kuludur. O ﷺ, risaleti tebliğ etmiş, emaneti yerine getirmiş ve ümmete nasihatta bulunmuştur. Allâh, onu diğer peygamberleri mükâfatlandırdığı şeylerden daha fazlası ile mükâfatlandırsın. Allâh’ın salât ve selâmı efendimiz Muḥammed’e ve diğer peygamberlere olsun.

Ey Allâh’ın kulları, sizlere ve kendime her şeye kadîr olan yüce Allâh’a karşı takvalı olmayı tavsiye ederim. Allâh-u Teâlâ yüce kitabında şöyle buyuruyor:

﴿يَا أَيُّهَا الَّذِينَ ءامَنُوا إِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْأَنْصَابُ وَالْأَزْلَامُ رِجْسٌ مِنْ عَمَلِ الشَّيْطَانِ فَاجْتَنِبُوهُ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ

Manası: Ey iman edenler! Alkol, kumar, putperestlik ve fal ile uğraşmak şeytanın işlerindendir. O halde bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. (El-Mâ’ideh suresi, 90. ayet)

Ve Allâh-u Teâlâ yine şöyle buyuruyor:

﴿وَلَا تَقْتُلُوا أَنْفُسَكُمْ

Manası: Ve nefsinizi (kendinizi) öldürmeyiniz! (En-Nisâ’ suresi, 29. ayet)

Bu iki ayet’in ilkinden alkolün ve diğer zikredilen şeylerin haram olduğu, ikincisindense insanı helaka (ölüme) götüren her şeyin kullanılmasının haram olduğu anlaşılmaktadır. Ebu Davud’un rivayet ettiği bir hadis-i şerif’te ise Allâh Rasûlü sarhoş edici şeyleri ve uyuşturucuyu yasaklıyor. Uyuşturucular insanın bedeni ve gözlerinde zararlı etkilere sebep olmaktadır.

Continue reading Alkol ve Uyuşturucunun Zararları